SATIRLARIM VE ARASINDA KALANLAR...





29 Ocak 2011 Cumartesi

Kısaman

Uçurumun kenarındayım bir adım sonrası sonsuz öncesi boşluk...

 

26 Ocak 2011 Çarşamba

Eskilerden 1 Çalışma

Lise yıllarımdayken yaptığım bir yağlı boya tablo:



Karakalem


En son karakalem çalışmam. Pastel çalışmamı bitirene dek başka bir çalışmaya başlamayacağıma dair kendime söz verdiğimden uzun bir süre karakalem yapamamıştım...




Not: Resmin fotoğraf çekimi olduklarından 2 farklı ışıkta 2 farklı tonlama ortaya çıktı.


Tatildeyim ya yarım kalan işlerimi tek tek tamamlıyorum. 1 ay önce başlamıştım bu çalışmaya; fakat, tamamlamaya vakit bulamamıştım. Pastel boya ile yaptığım için de dikkatli bi çalışma gerektiriyordu. En nihayetinde bitirmiş bulunuyorum...



 Not: Bunlar resmin fotoğraf çekimleridir. Işık unsuru nedeniyle asıl resimden biraz farklı görünüyorlar.


25 Ocak 2011 Salı

Dikkatimi Çekenler





"Dikkatli bakıyor musunuz?..."

"İyi bir sihirbazlık gösterisi 3 bölüm ya da perdeden oluşur: Vaat, Dönüştürme ve Prestij. Sihirbaz, vaat bölümünde sihri sunar. Dönüştürme bölümünde şeyi yok eder; fakat, alkış almaz. Çünkü bir şeyi yok etmek, alkış almak için yeterli değildir. Onu geri getirebilmek de gerekir ki bu da prestij bölümüdür..."

Film bu ifadelerle başlıyor ve bitiyor. Başlarda iyi arkadaş olan ve birlikte gösteriler yapan 2 sihirbazın zamanla nasıl düşman olduklarını ve aralarında oluşan azılı rekabeti izliyoruz. Ayrılmalarına neden olan ise sihirbazlardan birinin (Alfred Bordan), bir gösteri esnasında  "bilmeyerek" attığı düğüm sonucu öteki sihirbazın (Robert Angier) eşinin boğularak ölümüne yol açması... 

17 Ocak 2011 Pazartesi

Yarım kalmış hikayeler görüyorum,
Gözlerine her baktığımda.
Her bir hikayenin kırıntıları batmış kalmış gözbebeğine
O yüzden dolu dolu bakıyor gözlerin,
Ağlamaklı...


Silik ifadeler görüyorum,
Karaladığın birkaç resimde.
Silik yüzler...
Belirginleştirmeyi unuttuğun için mi öyleler,
Yoksa,
Unutmaya çalıştıklarına ait olduklarından mı bilemiyorum...

11 Ocak 2011 Salı

Güne Dair

Yoğun bir yalnızlık yaşıyorum son birkaç gündür. Birçok insan etrafımda, yakınımda birçok "arkadaş". Ama öylesine yabancıyım ki, hani neredeyse onları tanıyor muyum diyeceğim; kendimi tanıyamıyorumdur belki de...
Gregor Samsa gibi sanki, birlikte; fakat ayrı. Bilindik; fakat tanıdık değil. Konuşan; fakat anlaşılamayan...