SATIRLARIM VE ARASINDA KALANLAR...





15 Mayıs 2014 Perşembe

"274" (301)

"Gün" dediği işyerine varana dek sürerdi madenci için.
Güneş daha dogamadan batardı.
Razıydı o baretinin aydınlattığı bir dünyaya.
Yeter ki evine bir lokma ekmek girsin.
Tütsün o evin bacası yeter ki.

Birileri konforlu koltuklarında nakitlerinin sesi ile huzur bulurken,
Madenci hic bilmedi kimlere, ne paralar kazandırdığını.
O ne kazandığını bildi sadece.
Ve daha ne kadar gerektiğini...
Yerin metrelerce altına daha ne kadar ineceğini.

Ah madenci!
Korkmaz mıydın o madenin sana bir gün mezar olabileceğinden.
Sen yavaş yavaş ölürken hayallerinle,
Yukarda birilerinin de seninle birlikte can çekişeceğinden.
Doğmadan önceki karanlığın ömrün boyunca peşinden geleceğinden.

Ah madenci!
Korkma kirlenmez senin çizmelerinle hiçbir beyaz
Bilakis temiz değil ki senin kadar hiçbiri, çok veya az.
Sen ki utanma ellerindeki tozdan, yüzündeki karanlıktan.
Bil, pürupaksın gözünde milyonların.
Varsın tanınmasın suratın.
Varsın terin siyah aksın.
Kömür karası gözlerinle veda ettiğin hayatın,
Bir kömürün sonrası gibi gözümüzde.

Elmas gibi...

Rahmetle...




Soma Madeni,
                                                                                                                                                           Manisa
13 Mayıs 2014


Not: Bu şiirin başlığı, şiir yazılırken tespit edilebilen can kaybını göstermektedir.
Not 2: 17.05.2014 itibariyle kurtarma çalışmaları  sona ermiş olup yitirilen can sayısı 301'e ulaşmıştır.