SATIRLARIM VE ARASINDA KALANLAR...





27 Ekim 2015 Salı

Bu hikaye senden de bizden de büyük artık ...




Biz insanlar mucizelere inanmaya her zaman hazırız. Oysa asıl mesele, mucize dediklerini hep birlikte olarak gerçekleştirebileceğimizin, beraberliğin gücünün mucize beklemeye gerek olmaksızın çoğu dileğimizi hayata kavuşturmaya yettiğinin farkına varmak. Bu büyüyü kurmanın ilk adımı da her şeyden evvel algıyı değiştirmek...
Ve istemek...
Neyi mi?
O'nun gitmemesini...



26 Ekim 2015 Pazartesi

Yazım bu...

Niye yazıyorsun derdiler. Verdiğim her cevap eksik kalırdı. Ne dersem de tamam olmazdı cümleler. Aşk nedir diye sorduklarındaki gibi. Niye seviyorsun dediklerindeki gibi. Dünya neden var veyahut da. Bir yandan bir dolu cevap aynımda; bir yandan, bir ihanet gibiydi aradıklarım. Gerçek ama kabulü kendinle çetin bir cenk. Yazıyorum; çünkü yazmazsam öksüz kalacak içimdekiler. Mevsimler takvimde değişecek; gönlümde her daim kış yaşanır iken. Yüzümde sahte bir mutluluk çehresi kol gezinecek; dokunsalar ağlayacak halde iken. Yağmur, çamura sebep diye suçlanacak; severken korkusuzca teslim olunan, hem kahveme en iyi eşlik eden iken. Yazıyorum; çünkü kalbimde en çok kelimeler büyüdü benim. Sevgiyi kalbime dolduran da, öfkemi uzaklaştıran da onlardı. En çok sözcükler yanımdaydı benim. Tek gitmeyenim belki. Kırmayanım, üzmeyenim. Değişmeyen dostlardan. Nasıl bulduysam, vücut bulduysalar hep öyle kaldılar. Dolansız, içten, göründüğü gibi. Yok etmeden ve. Yazıyorum; çünkü, en güzeli yüceltmek, en kıymetsizi alt etmek niyetim. Kalemimle sürdüğüm hükümranlığın gayesi, çirkinliği letafetle değiştirmek. Cennetimi bulduğum, ateşinden soğuduğum yegane saltanatta var olan en adaletli düzen, hakikat. Yazıyorum; çünkü, geçeni beklediğimle başka nasıl yüzleştiririm? Bugünde buluşturduğum onlardır ki birine anılarım derim tüm gerçeğiyle, diğerine hayallerim. Yolları ayrıdır, yolculukları birbirinden öteye. Birbirine değdikleri yerdir tümceler. Yazıyorum; evet, çünküsü çok bu meretin. Her keresinde tamamlanmamış hikaye olması bu sebepten. Olacak da, olmalı. Çoklukta böyledir, çoğunlukla. Şimdi olduğu gibi misal, yine tamamlayamadığım bir hikaye, tamamlanmamış. Yazmama mesnet; belki bir bahane. Yarım kalsın da devamı gelebilsin diye. Yarım kalsın ve hep yazılsın...

Yazıyorum; çünkü yazmazsam bu hikaye bitmiş olacak...